İngiltere'de Satış ve Reklam Direktörü Olmak

İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olan Beren Hanım'ın, İngiltere'ye yerleşmeden önce ve yerleştikten sonraki yaşam tecrübeleri. Keyifli okumalar 😍

"İş bulmak için, İngiltere'ye geldikten sonra burdaki iş ilanı websitelerinde hesaplar oluşturdum..."

- Öncelikle merhabalar, ismim Beren Huzur, 38 yaşındayım, İzmir'liyim. Pamukkale Üniversitesi'nden 2009 yılında İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünü tamamlayıp ve İngilizce Öğretmenliği formasyon sertifikasını alarak mezun oldum.

Mezun olduktan sonra Alsancak İngiliz Kültür Dil okullarında İngilizce öğretmeni olarak çalışmaya başladım, birkaç ay geçtikten sonra o zaman yeni açılan Karşıyaka İngiliz Kültür Dil Okullarına Eğitim Koordinatörü olarak görevlendirildim, sonrasında her iki şubenin Eğitim Koordinatörlüğünü sürdürdüm, bir yıl kadar sonra Bornava Şube Müdürü görevine getirildim. Bornova Şube Müdürlüğü görevim süresince İzmir'de bulunan toplam şube sayısı (İngiliz Kültür Dil Okulları, Amerikan Kültür Dil Okulları ve British Town Dil Okulları) 25'i bulunca Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapmak üzere genel merkeze çekildim. Bu pozisyonda yaklaşık iki sene kadar görev yaptıktan sonra bir üst pozisyona çıkamayacağımı anladığım için (Genel Müdür'ümüz oldukça başarılı bir adamdı :)) kendi okulumu açmaya karar verdim.

British Town markasının Bursa Fomara temsilciliğini satın alıp Bursa'ya taşındım. Okulu 2014 yılında sıfırdan kurup Bursa'nın en büyük en prestijli okulu haline getirdim, Tofaş, MSC, Oldrati Group ve benzeri birçok firma ile yapılan antlaşmalar bu süreci daha da hızlandırdı. 2018 yılının Şubat ayında daha fazla Türkiye'de yaşamak istemediğime karar verip okulu satmaya karar verdim. Ağustos ayı içerisinde noter satış işlemlerini tamamlayıp okulu devrettim, Okul hâlâ Bursa'nın en büyük okullarından biri olmaya devam etmektedir.

Beren Huzur38 yaşındaSatış ve Reklam Direktörü

- Okulumun satış işlemleri sürerken Temmuz 2018'de Bulgaristan'a gidip vatandaşlık aldım. Elbetteki bir ülkeye gidip bir günde vatandaşlık alamazsınız, eğer ki orda doğmamışsanız. Benim şansım orda doğmuş olmamdı.

O güne kadar da sadece Türk vatandaşıydım. Vatandaşlık işlemleri iki gün kadar sürdü, pasaportu aldığım gün de oyalanmadan Türkiye'ye geri döndüm. Bulgaristan'ın Avrupa Birliğinde olması da sadece uçak bileti alarak İngiltere'ye gelmemi sağladı. 10 Eylül 2018 tarihinde İngiltere'ye taşındım.

Big Ben önünde...

- İngiltere'ye taşınmaya, sahibi olduğum okulu satmaya karar verdiğim gün karar verdim. Bu cümle nasıl bir örnek olur bilemiyorum ancak her şey yolunda giderken ve sanırım fazla monotona bağladığı için değişiklik istemem sonucunda bu kararı aldım. O zamana kadar yurtdışına çıkmak ya da yurtdışında yaşamak gibi bir düşüncem aslında hiç olmamıştı. Neden İngiltere? Sanırım onun cevabı da aslında mezun olduğum bölümde saklı.

-Doğruyu söylemem gerekirse, araştırma yapmadım, kuzenim Londra'da yaşadığı için sadece onunla telefonda görüştüm. Aklımdaki tek sorun yine kendi mesleğim üzerinde iş bulup bulamayacak olmamdı.

İki hafta kadar kuzenimde kaldıktan sonra onun evine yakın bir oda tuttum. Oda tutmak ne demek onu da burda öğrenmiş oldum. Çünkü bizim kültürümüzde bu tarz bir şey olmadığı için ilk başta garipsiyorsunuz, özellikle de kendi ülkenizde ailenizle bile yaşamazken başka milletlerden birkaç insanla aynı evi paylaşmak, ilk etapta en zor olan evet burasıydı.

Arkadaşımla...

- Yani onu şu an çok net hatırlayamıyorum ama sanırım yaklaşık €1000 gibi bir rakam harcadım, o da Bulgaristan vizesi, orada harcadığım tutar, ve vatandaşlık işlemleri için. Vatandaşlık işlemleri eğer normal süreçte ilerlemesini istiyorsanız (6 ay kadar sürebiliyor), aslında oraya gitmeden konsoloslukta da yapabiliyorsunuz ancak bir günde tamamlanmasını istiyorsanız rakam biraz daha yukarı çıkıyor.

- Vize ihtiyacım sadece Bulgaristan'a gitmek için oldu. Ve evet olumsuz bir durum aslında oluştu, acenta hatası yüzünden, çünkü acenta başvuru işlemlerini yaparken beni konsolosluktan arayıp sorular sorabilecekleri konusunda uyarmadı, ve işlemi yapmak için de hotel rezervasyonu göstermiş, ki bunu da bana söylememişti. Konsolosluktan beni aradıklarında, nerede kalacağımı sordular, ben de kendilerine henüz hotel rezervasyonu yapmadığımı, tarih yaklaşınca yapacağımı söylediğim. Bu da bilgi tutarsızlığından dolayı vizemin redle sonuçlanmasına sebep oldu. O kadar komik ve sinir bozucuydu ki, düşünsenize orda doğmuşsunuz, sizinle birlikte 80 kişi daha vize başvurusu yapıyor ve tek red alan sizsiniz. Sonrasında tabi itiraz hakkımı kullanıp acenta ile birlikte işlemleri tek tek yeniden başında durarak tamamlayınca vize başvurum olumlu sonuçlandı.

Arkadaşlarımla...

Anadili seviyesinde İngilizce ve ileri derece de Fransızca konuşabiliyorum, dolayısı ile dil benim için bir engel değildi. Burda yaşarken sadece İngilizce'mdeki Türk aksanım silindi, yerini İngiliz aksanı aldı.

- İngiltere'de özellikle kira rakamları biraz fazla. Ülkede yeniyseniz hemen size ev vermiyorlar, o sebeple oda tutmak zorunda kalabiliyorsunuz ki benim için de aynı durum geçerli. Şu anda yaşadığım ev 1+1 ve yaklaşık 4 senedir bu evde yalnız yaşıyorum. Ev için aylık masrafım (kira, elektrik, su, doğal gaz, ve ev vergisi) yaklaşık 2000 Poundu buluyor. Bu evi RightMove websitesinden buldum, emlakçıların yoğun olarak kullandığı bir site.

Sonrasında evi gördüm, tutma isteğimi onayladım, ve fakat siz onaylayınca da evi hemen tutamıyorsunuz, sizden referans, gelir belgesi ve kredi notunuzu kontrol etmek için banka hesap dökümanlarınızı talep ediyorlar, bunları gönderdikten sonra araştırmaları başlıyor onun sonucuna göre size evi verip vermeyeceklerine karar veriyorlar.

- İngiltere'ye geldikten sonra burdaki iş ilanı websitelerinde hesaplar oluşturdum, CV'mi yükledim, başvurular yaptım, bir çok şirkete iş görüşmesine gittim, bazılarını ben beğenmedim, bazıları ise ülkede yeni olduğum ve burda iş tecrübem olmadığı için CV'mi beğenseler de olumsuz dönüş yapmak zorunda kaldılar.

Şu anda çalıştığım şirket ile Ekim 2018 yılında ilk görüşmeyi gerçekleştirdim, sonrasında yazılı, sözlü mülakatlar, yüz yüze ve telefon görüşmeleri ile aşamaları başarıyla tamamlayıp işe Business Development Executive olarak alındım, işe alınma süreci yaklaşık 4 ay sürdü, 2 Ocak 2019'da işe başladım. Şu anda Head of Business Development olarak görevimi sürdürüyorum. Satış ve Reklam departmanının başıyım diyebiliriz, bana bağlı yaklaşık 30 kişilik bir ekibi yönetiyorum.

Ben...

"Benim, Çizzgi okuyucularına yardımcı olabileceğim yer çalıştığım şirkete ait olan dil okulu kanadı olabilir..."

- İngiltere, 30 Haziran 2021 tarihinde Avrupa Birliği'nden tamamen ayrıldığı için artık Avrupa Birliği vatandaşları ne yazık ki gelip çalışamıyorlar, ülkeye sadece senede 6 ay vizesiz girişlerine izin veriliyor, bu da çalışma izni olmaksızın yapılıyor.

Türk Vatandaşları için bu süreç hep çok zordu. Ankara Antlaşması ile şanslı olanlar gelebiliyordu, fakat çalışma izinleri olmuyordu, Self-Employed olarak kendi şirketlerini açıp sadece orada çalışmalarına onay veriliyordu, sınırsız oturum izni aldıklarında çalışma iznine sahip olabiliyorlardı, ki bu da 7 sene demek oluyor.

Şu anda yanlış bilmiyorsam, Ankara Antlaşması'nın adı ve gerekliliklerinde düzenlemeler oldu, ancak süreç yine aynı şekilde devam ediyor. İngiltere için en kolay yol Yüksek Lisans eğitimi ile başlıyor, Tier 4 vizesi ile gelebilirler, bu vize öğrencilere aynı zamanda 20 saat çalışma izni veriyor.

Bu noktada benim takipçilerinize ya da danışanlarınıza yardımcı olabileceğim yer çalıştığım şirkete ait olan dil okulu kanadı olabilir, Londra'nın en büyük okullarından birinde dil eğitimi almak gibi bir istekleri olursa onları okulumuzda görmekten mutluluk duyuyor olacağız. British Council onaylı Dil okulları Kısa Dönem Öğrenci vizesi denilen ve 11 aya kadar verilen vize için öğrencilere yardımcı oluyorlar. Biz de yardımcı olmak elbette ki isteriz, sadece akıllarında bulunması gereken husus, bizim okulumuz vize onayı zor olan ülkelerin öğrencilerini direkt olarak maalesef kabul etmiyor, vize başvurusunun olumsuz sonuçlanma durumuna karşılık alınan tedbir bu, ancak öğrencileri Türkiye'de çalıştığımız anlaşmalı, güvenilir yurt dışı eğitim danışmanlığı firmalarına yönlendiriyor olacağız. Ajanslar inanın bu yolda aslında en doğru adres.

- İngiltere, NHS dediğimiz sağlık bakanlığı tarafından yönetiliyor. Kişiler kendilerine yakın GP'lere (Aile Hekimi) kayıtlı olmak durumundalar, direkt olarak hastaneye kabul edilmiyorsunuz çok acil bir durum olmadıkça. Öncelikli olarak GP'nizin sizi görmesi gerekiyor, o gerekli gördüğü takdirde hastaneye sevk ediliyorsunuz. Hastaneye bir kez akciğer röntgeni çekilmesi için sevk edildim, GP Bronşit'ten şüphelenince en yakın hastaneye sevk etti, röntgen çekimi tamamlandıktan sonra hastaneden ayrıldım, bir sonraki gün sonuçlar GP'ye gönderildi, onlar beni tekrar oraya davet ettiler, almam gereken ilaçların reçetesini verdiler, hepsi bu kadardı. Bunlar için herhangi bir ücret ödemedim, ki zaten ödediğiniz verginin en yüksek kısmı NHS'e aktarılıyor.

- Açıkçası çok fazla bir şey yok, benim sürecim çok zorlu bir süreç değildi, ancak tavsiye vermem gerekirse, gitmek istedikleri ülkenin dilini en az B1 (Intermediate) seviyesine kadar ellerinden geldiğince getirmeye çalışsınlar, bu konuda onlara yardımcı olabilecek ülkemizde oldukça fazla dil okulu mevcut, ve yine de orada aldıkları eğitimler yeterli değil çünkü dili ağırlıklı olarak dil bilgisi eğitimiyle öğretmeye çalışıyorlar, dili konuşmak için kitap okumaları, altyazılı ve belli bir süre sonra altyazısız filmler, diziler izlemeleri bu konuda onlara en çok yardımcı olabilecek etkenler.

Vaktiniz ve emeğiniz için teşekkür ederim, umarım elimden geldiğince yardımcı olabilmişimdir.

Biz Çizzgi ailesi olarak çook teşekkür ederiz her şey için 😇