İtalya'da Astrofizik ve Kozmoloji Alanında Yüksek Lisans Yapmak

Yurt dışında yüksek lisans yapmayı isteyen Ezgi Hanım, erkek arkadaşının da İtalyan olması sebebiyle, İtalya Padova Üniversitesini seçerek orada yeni hayatına başladı. Süreç boyunca edindiği tecrübelerini bizimle paylaştığı sohbetimiz 🥳

"Erkek arkadaşımın İtalyan olması ve pandemi nedeniyle beraber olmakta yaşanılan sorunlar..."

- İstanbul Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri programından 2020 yılında mezun oldum. Şu anda İtalya'da Padova Üniversitesi'nde Astrofizik ve Kozmoloji alanında yüksek lisans yapmaktayım.

İdil Ezgi Karaaslan24 yaşındaYüksek Lisans @University of Padua

- İtalya'ya taşınmaya bu yıl karar verdim. Bu kararımdaki en büyük etken erkek arkadaşımın İtalyan olması ve pandemi nedeniyle beraber olmakta bürokratik sorunlar yaşıyor olmamızdı. Öncesinde yurt dışında yüksek lisans yapmayı hedefliyordum ancak İtalya'yı seçmemdeki en büyük etken erkek arkadaşımdı diyebilirim. Ayrıca İtalya'da daha önce pek çok kez bulunmuş olmam, ülkeyi, kültürünü ve insanlarını ayrıca sevmem de kararım üzerinde olumlu etki oluşturdu.

Giardini dell'Arena...

"Okula kabul edildikten sonra asıl zor süreç başlamış oldu... "

- Ardından şehir hakkında bilgiler toplamaya başladım ve orada yaşayabileceğime karar verdim. Daha sonraki süreç çoğunlukla seçtiğim üniversitenin başvuru şartlarını araştırarak ve gerekli evrakları hazırlayarak geçti.

Okula kabul edildikten sonra asıl zor süreç başlamış oldu ve o andan itibaren bütün araştırmalarım vize başvuru ve burs evraklarını toplamak ve bunları İtalyanca'ya çevirtmek üzerine toplandı. Benim için en zor prosedür evrak işlerini hazırlamak, ikamet izni, okul kaydı, burs başvurusu gibi aşamalarda yanlış yapmamaya çalışarak en ince ayrıntıyı saptamak oldu. Bu zor sürece Covid-19 pandemisinin eklemesi işlerin daha da karmaşıklaşmasına ve uzamasına sebep oldu. Özellikle İtalya'ya varışta 10 gün karantina uygulaması...

Ancak bütün bu sorunların üstesinden detaylı ve titiz bir araştırma ve üniversite ofisleriyle sürekli mailleşip senkronize kalarak geldim.

- İtalya'da yüksek lisans yapmak istiyorsanız öğrenci vizesi ve ikamet izni başvurularında adınıza düzenlenmiş 6000 Euro bakiyeli bir hesap dökümü göstermelisiniz. Ancak ben vizemi ve ikamet iznimi alabilmek için bu parayı erkek arkadaşımdan ve ailemden borç alarak gösterebildim. Yani aslında sizin bir yıllık güvenceniz ve masraflarınızı karşılamak için kullanmanız gereken bu para benim için yalnızca sembolik bir şey olarak kaldı ve İtalya'ya vardığımda cebimde ancak biriktirebildiğim 350 Euro vardı. Kira konusunda ilk aylar erkek arkadaşımın destek sözünü almak ve freelance olarak bir yandan İngilizce öğretmenliği de yapıyor olmak bana bu cesareti verdi belki de...

Normal şartlarda İtalya'da yaşayabilmeniz için aylık minimum 500 euro gibi bir birikiminiz olmalı. Elbette bu miktarda bir para en asgari koşullarda bir hayat için gerekli ancak daha iyi koşullarda yaşamak istiyorsanız, dışarıda yemek yemeyi ve kültürel aktivitelerde bulunmayı seviyorsanız aylık minimum 700-1000 Euro gibi bir geliriniz olmalı. Piazza delle Erbe...

- Aslında tüm evraklarınız eksiksiz ve tamsa vize başvurusundan korkmanız için çok da bir neden yok. Bunun için ilk yapmanız gereken işe konsolosluk ve/veya konsolosluğun belirlediği resmi aracı şirketin web sitesinden detaylı bir araştırmayla başlamak. Gerekli evrak listesini inceledikten sonra size uygun öğrenim ve iş durumuna göre kendi listenizi hazırlayarak evrak kalabalığından kurtulun ve sponsor evraklarını mutlaka eksiksiz inceleyin. Bazen sponsorunuz hem emekli hem de iş veren olabiliyor. Bu durumda her iki koşula da uygun evrakları sunmalısınız.

Bunun gibi özel koşullara iyi hazırlanın ve siz siz olun, en ufak bir cümleyi veya uyarıyı bile atlamayın. Bir evraktan bir şey olmaz demeyin, biraz daha sabrederek muradınıza ermek için var gücünüzle sizden istedikleri tüm evrakları fazlasıyla onlara sunun. 2 kopya istendiyse siz 3 kopya alın. Bu gibi ince detaylar aslında size vize kapısının anahtarını getirir. Her şeyi eksiksiz tamamlayarak başvurunuzu yaptığınızda gerisi sizin titizliğinize konsolosluğun takdirine kalmış.

Vize çıkma süreleri elbette ki her ülkenin konsolosluğuna, vize tipinize, yoğunluğa, eksik evrak olup olmamasına göre değişiyor. Benim başvurumda vizemin çıkma süresi tüm evraklarımın eksiksiz hatta fazla olması nedeniyle 3 gün sürdü. Başvuruların oldukça yoğun olmasına rağmen... İtalya için Ulusal Eğitim Vize ücreti 50 Euro ancak bu ücret vize tipine göre artabiliyor. Ayrıca İtalya'ya vardığınızda başvurmak zorunda olduğunuz ikamet izni de toplam yaklaşık 150 Euro gibi bir ücret tutuyor.

- Dil konusuna gelince, İtalyanca büyüleyici bir dil ve ben bu dili ilk öğrenmeye başladığımda, genellikle yaşandığı gibi utanıp sıkılarak değil, aksine büyük bir coşkuyla ve yanlış yapmaya aldırmayarak konuşmaya başladım. Dilin coşkusu ve güzelliği size cesaret veriyor ve adeta konuşturuyor. Ben İtalya'ya henüz yeni taşındığım için İtalyanca'mı geliştirmeye çok fırsatım olmadı ancak hızla öğrenmeye devam ediyorum. Geleli yalnızca 2 ay oldu ve şu anda A2 seviyesine geçtiğimi söyleyebilirim. Yaşadığınız ülkenin dışında okulunuzun ya da programınızın eğitim dili de oldukça önemli. Okula kabul şartı eğitim dilini en az B2 seviyesinde biliyor olmanız ve bunu sertifikalandırmanız. Benim programımın dili İngilizce ve seviyem C1. Ayrıca yaşadığım şehirde çok fazla yabancı üniversite öğrencisi olması ve çoğunluğunun İngilizce konuşması da İtalyanca bilmeyenler için bir avantaj.

Prato della Valle...

- Biz yaşadığımız evi, bir emlak ilanları sitesinden, dikkatimizi çeken bir ilan üzerinden ulaştığımız emlak şirketi ile anlaşarak bulduk. Emlakçı ile anlaştığımız için doğal olarak (yıllık kira ücretinin yüzde onu kadar) komisyon ve (2 kira ücreti kadar) depozito ödemek zorunda kaldık. Emlak şirketi ile anlaştık çünkü öğrenci sayısının çok fazla olması nedeniyle Padova'da kimsenin hali hazırda yaşamadığı bir ev bulmak biraz zor. Anlayacağınız sokak sokak gezerek ev bulmak mümkün değil, sahibinden bulmak ise büyük bir lütuf. Biz üç arkadaş kirası 750 Euro olan, 2+1 iki katlı bir eve çıktık. Kişi başı 250 Euro ödüyoruz. Bu fiyata faturalar dahil değil. Ayrıca aylık 50 euro aidat ödüyoruz. İtalya'da aidatlar oldukça yüksek olabiliyor. Bazı binalarda bu ücret 100 Euro'ya kadar ulaşabiliyor. Kira düşük diye sevinmeden önce mutlaka aidat ve ek ücretleri de sormanızı tavsiye ederim. Bizim evimiz merkezi, ortalama ve biraz eski mobilyalardan oluşan bir ev ancak bizim beklentilerimize göre oldukça yeterli. Özellikle eşyalı olması büyük bir avantaj. İki katlı olması alan paylaşımını olumlu yönde etkiliyor ve böylece herkes kendi kişisel alanını yaratabiliyor.

- Okulum henüz başlamadığı için bu soruya ileride daha ayrıntılı yanıt vermek isterim. Şimdilik uzaktan gördüğüm kadarıyla konumunu beğendim ve okulu oldukça büyük buldum. Okulum 1222 yılında kurulmuş, Avrupa'nın en eski 2. okulu. Bu yıl 800. yılını kutlayacak. Copernicus ve Galileo Galilei'nin de öğretmenlik yaptığı Padova Üniversitesi, tarihi boyunca önemli bilim insanlarını içinde barındırarak bir ekol yaratmış. Günümüzde ise Dünyanın En iyi Okulları sıralamasında 157. sırada. Ayrıca İtalya'nın en iyi yüksek okulları sıralamasında zaman zaman ilk zaman zamansa 2. sırada geliyor. Astrofizik ve Kozmoloji programının eğitim kalitesi ise dünyada en iyi ilk 100 içerisinde. Padova Üniversitesi'nde 60.000'nin üzerinde öğrenci okuyor ve bu da üniversitedeki düşünce özgürlüğü ve kültürel zenginliği perçinliyor.

- İtalya'da yaşarken İtalyan vatandaşları ile eşit sağlık hizmeti almak mümkün. Bunun için ikamet izniniz ile birlikte İtalya Ulusal Sağlık Sistemine kayıt olmanız gerekli ve bir yıllık ücreti yaklaşık 150 Euro. Şu ana dek yalnızca bir kez hastaneye gitmem gerekti ve o zaman henüz sağlık sistemine kayıt olmamıştım. Yalnızca özel sağlık sigortam vardı. 2019 yılında rahatsızlanarak acile başvurduğumda ateş ve diğer değerlerim normal çıktığı için beni yeşil odaya yönlendirdiler. İtalya'da acil polikliniğinde, tıpkı bizde olduğu gibi, önem sırasına göre 3 renk oda sistemi var.

Yoğunluktan ve içeriye alınan hastaların tedavilerinin çok uzun sürmesinden dolayı benim içeri alınmam yaklaşık 7 saat sürdü. Bu 7 saat içerisinde hastalığım giderek ağırlaştı ve nihayet içeri girdiğimde ateşim tekrar 38.5'e yükseldi. Normalin üstünde bir süre sıra beklememe ve öfkelenmeme rağmen içeri girdiğimde işlerin neden bu kadar yavaş işlediğini anladım. İçeri giren her hastaya en az üç hemşire ve bir doktor refakat ediyor ve en ince ayrıntısına kadar atlamadan ve geçiştirmeden tüm tahlilleriniz yapılıyor. Yüksek ateşim ve baş ağrım olmasından dolayı öncelikle ateş düşürücü ile müdahale ettikten sonra beyin enfeksiyonu şüphesi ile hemen tomografi çektiler. Tomografi sonucum çıkana kadar maske takmamı istediler. Bu olayın Covid-19 pandemisinden önce gerçekleştiğine dikkat çekmek isterim. Kan tahlili dahil tüm tetkikleri yaparak tedavimi sonlandırdılar ve hastaneden çıktığımda gerçekten kendimi çok iyi hissediyordum.

Kısacası uzun ve meşakkatli bir yol ancak İtalyan sağlık sistemine rahatlıkla güvenebilirsiniz. Bu arada tüm bu tedavi 180 Euro tuttu. O anda kendi cebimden ödemek zorunda kaldım ancak sonrasında özel sağlık sigortam bu masrafı karşıladı. Ancak Ulusal Sağlık Sigortası yaptırdığınız takdirde bu prosedürle uğraşmak zorunda değilsiniz ve cebinizden yüklü paralar ödemek zorunda da kalmıyorsunuz. Benim örneğimde göründüğü gibi 150 Euro karşılığında Ulusal Sağlık Sistemi'ne kayıt olmak yabancılar için yapılacak en ekonomik ve avantajlı yol oluyor.

"Ortadoğulu yüz hatlarına sahipseniz ve etnik giyinmeyi sevip şalvar giyiyorsanız acıklı ve komik bir şekilde sizden korkup sizinle konuşmaktan çekiniyorlar..."

- İtalya'ya ilk kez turist olarak geldiğimde yaşadığım tek sorun ksenofobi oldu diyebilirim. Özellikle Ortadoğulu yüz hatlarına sahipseniz ve benim gibi etnik giyinmeyi sevip şalvar giyiyorsanız acıklı ve komik bir şekilde sizden korkup sizinle konuşmaktan çekiniyorlar. Bu durum en başta beni çok rahatsız etmişti ve üzmüştü. Ancak şimdi burada yaşıyor olmanın verdiği özgüvenden ve rahatlıktan mıdır bilmem, insanların artık bana bu şekilde yaklaşmadığını, aksine çok sıcak yaklaştığını söyleyebilirim.

Tabii bu yaşadığım üzücü olay yalnızca orta yaşlılar için geçerli. Gençlerin hiçbir zaman bu şekilde bir davranış gösterdiğini görmedim. Aksine doğu kültürüne ayrı bir ilgileri var. Bunu en çok bağlamamla sokak müziği yaparken aldığım olumlu dönütlerden ve tanıştığım insanlardan biliyorum.

Ponte Molino...

- Farklı kültürlere ve ülkelere her zaman ilgi duydum ve şu ana dek 16 ülkeyi gezdim. Bu koskoca gezegende dünyaya yalnızca kendi penceremden bakmak bana hep yanlış gelmiştir. Bu nedenle farklı bir ülkede yaşamak benim için bir macera ve oyun gibi. Yalnızca bir Avrupa ülkesi değil, uygun koşullar oluştuğunda Güney Amerika'da, Afrika'da ve Asya'da da farklı ülkelerde yaşamak isterim. Elbet bazen gurbette olmak ve sevdiklerimizden uzak olmak zor gelir ancak kendi memleketimizde yaşarken de hayatın belli zorlukları vardır ve bunlar başka bir ülkede daha farklı değil. Belki de bu süreci en az acılı hale getirmek ve keşke dememek için o ülkenin dilini en kısa sürede öğrenmeye çalışmak gerekir. Benim şu ana dek keşke dediğim bir durum henüz olmadı çünkü şu an yaşadığım zorlukların geçici bir süreç olduğunu ve İtalyanca'yı tam anlamıyla öğrendiğimde her şeyin daha farklı olacağının farkındayım. Sanırım başka bir ülkede yaşamanın en zor kısmı o dili öğrenene kadar çekilen yalnızlık. Sonrasında belki de hayatınızın en renkli anıları oluşacak.

Teşekkür ederiz... 🥳