Londra'da Makine Öğrenmesi Mühendisi Olmak & Londra'da Hayat

Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Bilgisayar Mühendisliği Bölümünde Doktora yapan Ayşe Bilge Hanım, 11 ay önce Londra'da iş bularak oraya taşındı. İşte Ayşe Bilge Hanım ile bilgi dolu röportajımız! Keyifli okumalar dileriz 😍

"Sorgulamak, kendimize güvenmek ve kendi fikrimizi ortaya koymak çok önemli..."

- Merhaba ben Ayşe Bilge Gündüz; 32 yaşındayım ve Makine Öğrenmesi Mühendisi olarak Londra’da Quantcast firmasında çalışıyorum.

Çalışmadığım tüm zamanlarımı Muay Thai, yoga, bisiklet gibi sporlarla, etkinliklerle ve kitap okuyarak geçiriyorum. Buna ek olarak Kirilma Noktasi isimli bilişim teknolojileri sektöründeki göçe odaklanan ve göçmenlerle röportaj şeklinde çektiğim bir podcastim var. Geriye kalan zamanlarımda da Kadın Yazılımcı topluluğunda aktif olarak görev almaya çalışıyorum.

Ayşe Bilge Gündüz32 yaşındaMakine Öğrenmesi Mühendisi

- İngiltere’ye 11 ay önce Türkiye’den iş değişikliği ile taşındım. Şu anda çalışmakta olduğum Quantcast firması ile 2021 yılında Makine Öğrenmesi pozisyonu için görüştük ve onlar bana “Skilled Working Visa” isimli vize tipi için sponsor oldular. Vize başvuruları için aracı bir firma ile anlaştığı için anlaştığım firma bana ve eşime sadece Vize belgelerinin çıktısını alıp vize randevusuna gitmek kaldı. Böylece vize başvurusundan hemen 1 ay sonra vizemizi aldık ve Eylül 2021’de Londra’ya taşındım.

Seven Sisters Trekking

O tarihte Türkiye Covid kırmızı listesindeydi; bu yüzden de 11 gün boyunca bir otelde karantinada kalmam gerekti. Otele yerleşene kadar ki sürede inanılmaz endişeli olduğumu söylemem gerekiyor ama her şey o dönemde fazlasıyla sıradışıydı o yüzden benim taşınma serüvenim rutin bir taşınma olmadı. Ekim ortasında hemen işe başlamam gerekiyordu bu yüzden evlerin kapış kapış gittiği bir dönemde ev bulmak bir miktar zor oldu benim için. Eylül Londra’da ne kadar ılıksa Ekim de bir o kadar soğuk olduğu için, Ekim’in ev aramak için çok güzel bir mevsim olmadığını da söylemem gerekiyor. Fakat her şey gibi ev arama süreci de nihayetine erdi ve geçtiğimiz Eylül’den bu yana artık Londra’da yaşıyoruz.

Little Venice, Paddington

- Aslında özellikle Türkiye’den ayrılıp başka bir yerde yaşama fikri aklımda yoktu ancak meslek yolculuğumda Türkiye’de ilerleyebileceğim yolun çok sınırlı olduğunu gördüm. Şu anda çalışmakta olduğum pozisyonun bana iş tatmini anlamında vaad ettikleri çok heyecan vericiydi/verici. Tüm bunlara ek olarak yapay zeka ile ilgili pozisyonlar için kariyer yolumun çok açılıyor olması, ülkede konuşulan dili biliyor olmak ve Londra’da çok sevdiğim yakın arkadaşlarımın yaşıyor olması beni İngiltere’ye taşınmayı isteme sebeplerim oldu.

- Aslına bakılırsa ben hiç araştırmadım çok aklımda da yoktu taşınma fikri. O dönemde Londra’da 2 ayrı firmada çalışan 2 arkadaşım çalıştıkları firmalarda benim ilgimi çekeceğini düşündükleri pozisyonlar olduğunu söyleyip, görüşmeyi düşünür müyüm diye sordular. Ben de “neden olmasın ya bir görüşeyim” dedim ve tüm süreç başladı. Her ikisiyle de yaklaşık 6 ayrı teknik mülakata girdim, 1 proje yaptım ve sonunda da ikisinden de teklif aldım. Sonrası malum teklifini kabul ettiğim firma şu an çalışmakta olduğum firma oldu.

Bu süreçte tek endişem ve araştırmam Crohn hastası olmam ve düzenli olarak Humira isimli bir ilacı kullanıyor olmamdan kaynaklandı. NHS Türkiye’deki SGK’nın İngiltere karşılığı ve iyi bilinmiyor bu yüzden de ilacım karşılanmazsa doktor atanmazsa diye çok endişe ettim. Hemen “Crohns and Collitis UK” ile iletişime geçtim;. NHS’in benimle hemen ilgileneceğini ama getirebileceğim kadar ilacı gelirken getirmemi söyleyip beni sakinleştirdiler. Türkiye’deki doktorum da bana sonuna kadar destek verdi; oradaki doktora mektuplar yazdı vs süreç gerçekten de düzgün bir şekilde ilerledi.

- İlk kez giderken yanıma 1000 £ (Pound) kadar nakit para almıştım ama gidince ülkede nakit paranın kullanılmadığını anladım ve bir bankada hesap açtırana kadar Türkiye’deki hesabımdan ve kredi kartımdan tükettim. Bu yüzden net bir rakam söylemem mümkün değil. Ancak net bir şekilde ilk ev tuttuğunuzda hem depozito, hem de 6 aylık kira ödemeye hazır olmak gerekiyor.

Color Dash Run

- Vize işlemlerinin tamamını şirketim karşıladığı için ücrete dair ne yazık ki bilgim yok ancak süreyi söyleyebilirim. 31 Ağustosta başvurduğum vizem 9 Eylül’de geldi ama VIP hizmet almıştık TLS’ten bu yüzden de 10 günde vize çıktı.

- Ben Anadolu Lisesi’nde İngilizce hazırlık okumuş şanslı gruptanım bu yüzden de İngilizcem zaten iyiydi sonrasında da çalıştığım pozisyonlarda ve şirketlerde de dili aktif olarak kullandığım için gerilemedi. Fakat tüm bunlara rağmen her gün her an herkesle İngilizce konuşmak ilk başlarda çok yorucu geliyordu.

Bunun yanında ekip arkadaşlarımın bazıları İngiltere’nin kuzeyinden, güneyinden ya da Güney Afrika’dan vs oldukları için aksanları çok yoğun geliyordu kulağıma ve anlamakta zorluk çekiyordum.

Hatta ilk iş günümde şöyle bir olay yaşandı; ofiste ilk işe başlayanların masalarına saksıda bitki hediye ediliyordu; benim saksımı yanlış bir masaya koymuşlar. Ekip arkadaşlarımdan biri “Bilge bu saksı senin” dedi 3 kez falan ben sesini duyuyorum ama ne benimle konuştuğunu anlıyorum ne de ne dediğini anlıyorum bu söylediğim yoğun aksan sebebiyle.

Sonrasında yine aynı arkadaşımın benden şarj aleti istediğinde bıçak istediğini sanıp “Chris benim bıçağım yok” demişliğim var. 😄 Bu problemler zaman içerisinde yok oldu tabi.

- Yaşamakta olduğumuz evi bulmak sanırım en zorlu süreçti benim için. Ben Londra’ya taşınırken çok şanslıydım çünkü bana kol kanat geren arkadaşlarım vardı. Buna rağmen ev aramak beni mental olarak çok yıprattı.

Ekim 2021 İngiltere’de tüm firmaların yavaş yavaş çalışanlarını çağırdığı, okulların yüz yüze eğitime başlayacağı dönem olduğu için herkes ev arıyordu. Fiyatlar bir anda yükselmiş, evler kapış kapış gidiyordu. Kafamızdaki fiyat için tüm arkadaşlarım çok uygun derken piyasadaki fiyatların artışıyla birlikte 500 £ (Pound) kadar yükseltmemiz gerekti kafamızdaki kirayı. Buna rağmen evden 4 ev göreceğim diye yola çıkıp hiç ev göremeden geri döndüğüm oluyordu. Daha ben göremeden görmek için randevu aldığım ev tutuluyordu, bazı emlakçılar umut tacirliği yapıyordu, min 1 ay sonrasına evler taşınmaya müsait hale geliyordu vs. Bu yüzden de şu anda oturduğumuz evi görür görmez teklif verip tuttum ama buna rağmen Eylül sonu tuttuğum eve ancak Kasımda taşınabildim.

Eve hak ettiğinden yüksek ödüyor olmak bir yana ve kirayı 6 aylık ödemem beklendi ilk kez taşındığım, kredi skorum vs olmadığı için. Bir ülkeye ilk kez taşındığınızda tüm zorluklara ek olarak bir de böyle 6 aylık kira ödeme vs gibi zorluklar gerçekten insanı mental olarak çok zorluyor doğrusu.

Çalışma masamdan bir kare

- Ben Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Bilgisayar Mühendisliği Bölümünde Doktora öğrencisiydim. Tez konum da makine öğrenmesi yöntemlerinden faydalanıyordum. Aynı zamanda Grace Hopper 2021 bursiyerlerinden olmamın yanı sıra Ericsson firmasında Siber Güvenlik bölümünde Araştırmacı olarak çalışıyor ve aktif olarak Makine Öğrenmesi yöntemlerini kullanarak geliştirmeler yapıyordum. Dönemden bağımsız da meslek hayatımın ilk yıllarından bu yana aktif olarak gönüllü eğitimler verdim, topluluklarda bulundum, blog yazıları yazdım. Bu yüzden de Makine Öğrenmesi pozisyonu için özgeçmişim diğerlerinden öne çıkmış. Sonrasında mülakatta da iyi bir performans gösterdiğim için teklifi aldım.

- Yaşadığım ülkede çalışmak isteyenlere söyleyeceğim ilk şey İngiltere’de çalışanların çok rekabetçi olduğu ve herkesin çalışma zamanında gerçekten odaklanarak çalıştığı olabilir.

Gözlemlediğim kadarıyla insanlar yanlış bile olsa bir konu hakkında fikir beyan ederken kendilerine çok güvenli konuşuyorlar.

İş başvuruları esnasında referans çok önemseniyor sizi görüşülecekler listesinde öne çıkarıyor. Bunun dışında Brexit sonrasında Türklerin mülakatlardaki şansı Avrupalılar ile neredeyse eşit. Dahası Cambridge, Oxford gibi okullardan mezunlar ile aramızda neredeyse hiçbir fark yok ekip arkadaşlarımın neredeyse tamamı bu gibi prestijli okullardan mezun. Bunun dışında İngiltere çok fazla göçmenin bulunduğu bir ülke olduğu için ırkçılık vs gibi şeylere rastlama olasılığımız çok çok düşük.

Richmond Parkı Bisiklet Sürüşü

- İngiltere’nin sağlık sistemi NHS kurumu üzerinden yürüyor ve Türkiye’nin SGK’sına çok benziyor. Fakat farklı olarak öncelikle aile hekiminiz üzerinden probleminizi dile getirmeniz gerekiyor ancak aile hekimi gerekli olduğuna inanırsa sizi uzman doktor ile görüştürüyor.

Eğer çok acil bir durum varsa da hastanelerin acillerine gitmeniz gerekiyor. Problemler tam da bu noktada ortaya çıkıyor genellikle. Çünkü acilde sizinle ilgileniliyor olması için gerçekten ya öncelikli hastalıklar listesinde olmanız ya da hayati tehlikede olmanız gerekiyor. Fakat bunun yanı sıra çok yaygın olmamakla birlikte özel hastaneler ve özel sağlık sigortası da var.

Kendi tecrübem şu ana kadar oldukça olumlu benim gibi oto-immün hastalıklar öncelik sırasında yukarılarda, doktorum düzenli olarak takip ediyor, ilaçlarım özel bir firma tarafından getiriliyor ve gelmeden 1 gün önce ve 1 durak önce mesajla bilgilendiriliyorum. Bir problem olması durumunda benimle ilgilenen bir gastroenteroloji hemşiresi var; telefon ya da e-posta yoluyla kendisiyle iletişim kurabiliyorum. Haftasonları ve tatillerde hiçbiri çalışmıyor acil durumda da ambulansı aramam bekleniyor.

- Eklemek istediğim tek şey şu; sorgulamak, kendimize güvenmek ve kendi fikrimizi ortaya koymak çok önemli biz (en azından ben) Türkiye’de genellikle tam tersiyle ilgili cesaretlendirildim. Burada mütevazi olmak değerli görülüyordu oradaysa senin kendini pazarlaman, itiraz etmen değerli görülüyor.

- Yaşamadan önce keşke bilseydim dediğim şey şu bir çok genç öğrenci kredisi alıp Cambridge, Oxford gibi prestijli okullarda okuyup çalışırken bir yandan kredilerini ödüyorlar. Benim vizyonum bu kadar geniş de değildi, böyle bir ihtimalden haberim de yoktu.

Battersea 10K Run Etkinliği

Çizzgi olarak, bütün bilgiler için çok teşekkür ederiz 😇